İnsanlık Suçunun 32. Yılı: Madımak Hala Yanıyor

2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas'ta gerçekleştirilen ve 33 aydın, sanatçı, şair ve 2 otel çalışanının diri diri yakılarak katledildiği Madımak Katliamı'nın üzerinden 32 yıl geçti. Ancak yaşanan bu büyük acının toplumsal hafızadaki yeri ne silindi ne de adaletle karşılandı. Urfa Emek ve Demokrasi Platformu, 32. yıl dolayısıyla yaptığı açıklamada, Madımak'ta sadece insanların değil, insanlığın yakıldığını vurguladı.

2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas’ta gerçekleştirilen ve 33 aydın, sanatçı, şair ve 2 otel çalışanının diri diri yakılarak katledildiği Madımak Katliamı’nın üzerinden 32 yıl geçti. Ancak yaşanan bu büyük acının toplumsal hafızadaki yeri ne silindi ne de adaletle karşılandı. Urfa Emek ve Demokrasi Platformu, 32. yıl dolayısıyla yaptığı açıklamada, Madımak’ta sadece insanların değil, insanlığın yakıldığını vurguladı.

“YANAN BİR BİNA DEĞİL, İNSANLIKTI”

Platformun açıklamasında, katliamın devletin gözü önünde organize biçimde gerçekleştirildiği, öncesi ve sonrası planlanmış bir kitlesel imha olduğu ifade edildi. 2 Temmuz’un maarif takviminde bir tarih olmaktan çok öte olduğu vurgulanarak, “Biz o gün orada yalnızca canlarımızı değil, birlikte yaşama umudumuzu, başkasının fikrine saygı duyma erdemimizi de kaybettik” denildi.

ADALET TALEBİ 32 YILDIR YANITSIZ

Katliamdan sonra halkın intikam değil adalet istediğini belirten platform, geçen 32 yılda adil bir yargılama süreci işletilmediğini, saldırganların büyük bölümünün ya hiç ceza almadığını ya da firar ettiğini hatırlattı. En son gıyaben yargılanan 3 sanığın davası ise 2023 yılında “zaman aşımı” gerekçesiyle düşürüldü.

“UNUTMADIK, AFFETMEYECEĞİZ”

Açıklamada, dönemin başbakanının "otel dışındaki halkımız zarar görmedi" sözleri ile yıllar sonra bir diğer başbakanın "milletimiz için hayırlı olsun" ifadesi yan yana konularak, devletin katliam karşısındaki duyarsızlığına dikkat çekildi. “Bu iki söz, devletin meseleye nasıl baktığını gösteriyor. Biz bu sözleri unutmadık, unutmayacağız” ifadelerine yer verildi.

UTANÇ MÜZESİ TALEBİ YANITSIZ

Katliamdan sağ kurtulanların ve canlarını yitirenlerin ailelerinin yıllardır dile getirdiği "Madımak Oteli Utanç Müzesi olsun" talebinin ise ısrarla görmezden gelindiği vurgulandı. Platform, bu taleplerin görmezden gelinmesinin, toplumsal barışı ve yüzleşmeyi sürekli erteleyen bir siyaset anlayışının ürünü olduğunu belirtti.

KATLİAM BİR ZİHNİYETİN ÜRÜNÜDÜR

Suruç, Ankara Garı, Beşiktaş ve İstiklal Caddesi gibi yerlerde yaşanan bombalı saldırılarla Madımak Katliamı arasında zihniyet ve cezasızlık politikaları açısından doğrudan bağ kuran açıklamada, “Madımak’ta adalet sağlansaydı, belki de bu saldırılar hiç olmayacaktı” denildi.

“TOPLUMSAL HAFIZAYI DİRİ TUTACAĞIZ”

Urfa Emek ve Demokrasi Platformu, açıklamasının sonunda şunları söyledi:
“Bu ve benzeri katliamların, nereden ve kimden gelirse gelsin bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızayı diri tutmaya devam edeceğiz. Bugün Ortadoğu’da cihatçı terör gruplarının üstlendiği rollerin, 1993 Sivas’ında atılan temellerle bağlantılı olduğunu biliyoruz. Bu bir insanlık suçu ve insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olmaz.”
Haberin Notu:
32 yıl önce Sivas’ta yakılan bir otelin külleri, hâlâ adalet arıyor. Kapanmayan bir yara, duyulmayan bir çığlık, unutturulmaya çalışılan bir utanç…
Ve bu çığlık bugün bir kez daha Urfa’dan yükseliyor.