Bir Urfa deyimi olan bu kelime özellikle çıkar uğruna kişiliğinden ödün vermeyi huy haline getirmiş omurgasız tiplere söylenen bir yakıştırmadır.
Bu tipler kendi çıkarları söz konusu olduğunda şehri ateşe verecek kadar gözü karadırlar.
Yüzlerine tükürüldüğünde bile gülen, başı ayrı kıçı ayrı oynayan bu insan müsveddeleri toplum içerisinde pek sevilmese de her yağmur yağdığında tarlasını oraya taşıyacak maharete sahiptir.
Toplumun önemli bir kesimine bulaşan bu hastalık (omurgasızlık) haliyle şehri hizmette ve projelerde geri bırakan en önemli faktördür.
Zira yalakaların bu tavrı ve davranışı yetkili idarecilerin azmini ve isteğini kırarak onların da icraat konusunda geri durmasını tetikler…
YELLEHÇİ
(Bu bir Abdullah CANBEYLİ şiiridir)
Ortalıkta pek çoklar
Yellehçi sünepeler.
Yalakalık stoklar
Yellehçi sünepeler.
Her işte, her aştalar
Şeytanla oynaştalar.
Her boy da her yaştalar
Yellehçi sünepeler.
Ayak yalar, kıç yalar
Alkıştan pert ayalar.
Derdi, gamı oyalar
Yellehçi sünepeler.
Edebi yok, hayâ kıt
Adilik ona yakıt.
Yüze tükür, çıkmaz çıt
Yellehçi sünepeler.
Kendini bir şey sanır
Millet ondan usanır.
Soru sorsan tıkanır
Yellehçi sünepeler.
Rezillik unvan ona
O alışık her sona.
Yaranır ona buna
Yellehçi sünepeler.
*Yellehçi: Yağcı, dalkavuk (Urfa ağzı)