Okul öncesi dönem, bireyin gelişiminin temel taşlarının atıldığı en kritik zaman dilimi diyebiliriz.0-6 yaş aralığını kapsayan bu dönem;çocukların zihinsel, fiziksel, duygusal ve sosyal gelişimlerinin en hızlı şekilde ilerlediği dönemdir.Bu nedenledir ki çocuklara erken yaşta sunulan nitelikli bir eğitim, onların tüm yaşamlarını olumlu yönde etkileyecektir.
Okul öncesi eğitim, çocuğun sadece akademik değil, aynı zamanda kişisel ve toplumsal beceriler kazanmasını da sağlar. Oyun temelli öğrenme yoluyla çocuklar keşfeder, dener, problem çözer ve yaratıcı düşünmeyi öğrenir. Grup etkinlikleri sayesinde paylaşmak,sıra beklemek,kendisinin veya bir başkasının duygularını ifade etmek ve empati kurmak gibi becerileri de edinir.
Ayrıca bu dönemde kazanılan alışkanlıklar, ileriki yaşlarda okul başarısını ve özgüveni doğrudan etkiler. Dil gelişimi, bilişsel gelişimi,sosyal/duygusal gelişimi,motor beceriler, temel kavram bilgisi, dikkat süresi ve sosyal uyum gibi alanlarda sağlanan gelişim, ilkokula daha hazırlıklı başlamalarının temelini oluşturur.
Okul öncesi eğitim aynı zamanda ailelere de rehberlik eder. Ebeveynler;aile katılımları ile hem kendilerinin hem çocuklarının potansiyellerini fark eder, doğru yönlendirme konusunda bilinçlenir ve eğitim sürecine böylelikle aktif katılım gösterir.
Sonuç olarak, okul öncesi eğitim sadece bir hazırlık süreci değil; çocuğun hayat boyu öğrenme yolculuğunun temel yapı taşıdır.Bu nedenle her çocuğun kaliteli ve kapsayıcı bir okul öncesi eğitime erişmesi bir ayrıcalık değil, bir haktır.
Unutmayın:Her çocuk kaliteli okul öncesi eğitimi hak eder!